Bir çocuğun gözünden dünyaya bakabilmek aslında çoğu zaman kendi iç dünyamıza da şefkatle bakabilmek demektir. Yaşamın her anı, her birey için önemli olmakla birlikte ilk 6 yılının getirilerinin tüm yaşamımızı etkilediği birçok bilimsel araştırma ile ortaya konmuştur. Bununla birlikte ergenlik döneminin olumlu ya da olumsuz yaşantılarının izlerini de yaşamımız boyunca taşırız. Yaşam, bebeklik, çocukluk, ergenlik, yetişkinlik, yaşlılık gibi parçalardan bir bütüne gidiştir aslında.
Bütüne değer ve anlam katan tüm duygu ve düşüncelerin, insanın var olma sürecinde yolunu ve yöntemlerini belirlemesinde önemi büyüktür. Çocuk ve ergenin dünyasını anlamaya çalıştığımızda ve onlarla ortak bir dil kullandığımızda iletişimimiz, kolay ve anlaşılabilir bir hale gelir. Çocuk ve ergenin dilinde yetişkinden ayrışan farklılıklar mevcuttur. Bu farklı dilin yapısını anlamak, kendi gelişim sürecimize tutabildiğimiz aynalar ile mümkün olabilse de bazen yetişkinler için bunu yapabilmek zorlayıcı ve uzun bir zaman alabilir.
Çocuk ve ergenlerin kendilerini ortaya koymalarında dil yeterli olmadığında, yaşadıkları zorluklar bir takım duygusal zorluklar, davranış ve öğrenme problemleri olarak ortaya çıkmaktadır. Bu bazen bir alt ıslatma, tırnak yeme, yalan söyleme, izinsiz eşya alma, karşı gelme davranışı gibi duygusal, bazense bir öğrenme bozukluğu, dikkat eksikliği gibi bilişsel bir çıktı olarak ortaya çıkabilir. Bir zorluk alanı söz konusu ise orada durmak ve o zorluğa bakabilmek; kendini bir yetişkin kadar ifade edemeyen ve hatta anlayamayan çocuk ve ergenin dünyasında problemin varlığı ileride daha zorlayıcı bir sürecin habercisi olabileceğinden önemlidir.
ULKA olarak hem duygusal hem bilişsel alanlarda yaptığımız çalışmalarla çocuk ve ergenin ifadelerini, kendini ortaya koyma çabalarını, yol ve yöntemlerini anlamak için onlara eşlik ediyoruz. Çocuk ve ergenle ile çalışırken yaşam döngüsünün bütünlüğünü önemseyerek ebeveynlerin de sürecin bir parçası olmasına özen gösteriyoruz.
Çocuk ve ergen danışmanlığında görüşme süresi 45-50 dakika olarak planlanmaktadır. Görüşme sıklığı ise danışanın ihtiyacına göre belirlenmektedir. İhtiyaç dahilinde test ve envanter uygulamaları yapılmaktadır.
Yetişkin danışmanlığı, kişinin kendi ruhsal sürecine şefkatle bakabilmesine, duygusal ve davranışsal zorluklarının üstesinden gelmesine, ilişki kurma biçimlerini keşfedip geliştirmesine, ihtiyaç duyduğu alanlarda kendini geliştirmesine destek olur.
EMDR teorisinin altyapısını oluşturan Adaptif Bilgi İşleme Modeli'ne göre beyin, fizyolojik temelli bir sistemle, her yeni deneyim aracılığı ile kendisine ulaşan bilgiyi işleyerek işlevsel hale getirmektedir. Bu işlemleme, duygu, düşünce, duyum, imge, ses, koku gibi bilgiler işlenip ilişkili anı ağlarına bağlanarak bütünleşmektedir.
Bir çocuğun gözünden dünyaya bakabilmek aslında çoğu zaman kendi iç dünyamıza da şefkatle bakabilmek demektir.
Gelişimsel takip danışmanlığı; 0-7 yaş arası çocukların gelişim süreçlerinde bilişsel, dil, motor, sosyo-duygusal ve akademik alanlardaki gelişim basamaklarına paralel ilerleyen gelişim sürecindeki olası zorlukları fark etmemizi sağlar.
Oyun çocuğun en önemli işidir. Vygotsky'e göre oyun, bilişsel mekanizmaların işlemesine en uygun ortamı sağlar.
Aile toplumun en küçük ve en temel birimidir. Bir arada toplum olarak yaşamının temel birimi olan aile üyeler arasında, farklıklar ve benzerliklerin olması olağandır.
Kurumsal danışmanlık; eğitim kurumlarına, şirketlere, çalışanlara, yöneticilere vb. yönelik stresle başa çıkabilme, iletişim, kariyer danışmanlığı gibi konularda sunulan hizmetleri kapsar. Gerçekleştirilen seminer ve eğitimler kurumların ihtiyaçlarına göre belirlenir ve kuruma özel olarak hazırlanır.
A : Kozyatağı Mahallesi
Bayar Cd. Bayar İşhanı No:107/6
Kozyatağı / ISTANBUL
T : +90 533 922 08 32
T : +90 535 561 91 49