Oyun çocuğun en önemli işidir. Vygotsky’e göre oyun, bilişsel mekanizmaların işlemesine en uygun ortamı sağlar. Oyun, çocuk için keşif yaptığı yeni bir oluşumdur. Çocuk oyunda gerçek yaşam deneyimlerinden hatırladığı sebep-sonuç ilişkilerini kullanarak yeni davranışlar üretir. Oyun terapisi ise, çocuğun duygusal problemlerini, çatışmalarını oyun ortamında ifade etmelerini sağlayan bir yöntemdir.
Ulka’da farklı ekollere alan açarak Deneyimsel Oyun Terapisi( DOT), Çocuk Merkezli Oyun Terapisi ve Theraplay oyun terapisi uygulanmaktadır.
Deneyimsel Oyun Terapisi(DOT), iyileşmeye giden yolda çocuğun kendi ihtiyaçlarını en iyi kendisinin bildiğine güvenir ve bunu da oyun yoluyla ortaya koyduğunu öngörür. Dr. Byron Norton ve Carol Norton tarafından geliştirilen bu model çocuğun doğuştan getirdiği iyileşmeye ve iyi olana yönelme kapasitesine vurgu yapar. Çocuğu merkeze alan, yönlendirmesiz, süreçte danışan ve danışman arasındaki ilişkiye odaklanan bir yaklaşımdır. Danışanın oyuncaklar yoluyla kendisini ifade etmesine saygı duyar, cesaretlendirir ve oyun deneyimini destekler. Bu sayede çocuk anlatımlarını derinleştirerek zorluk alanlarını ortaya koyabilir. Böylece korkularına, endişelerine, hayal kırıklıklarına vb. kendi hızında yakınlaşarak zorluk alanlarının üstesinden gelebilir.
DOT ile kaygılar, korkular, TSSB ve diğer anksiyete sorunları, çocukluk depresyonu, DEHB (dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu), öğrenme zorlukları, uyum ve davranış bozuklukları, özgüven sorunları, psikolojik ağrılar, çocukta baş ağrısı ve karın ağrıları, boşanma sonrası adaptasyon sorunları gibi birçok alandaki zorlanmalarla çalışılmaktadır.
Çocuk merkezli oyun terapisinde amaç, çocuğun kendi davranışlarının farkına varmasını sağlamak ve kendi iyi olma gücünü kendisinin keşfetmesine izin vermektir. Danışman, süreçte değişim için çocuğa ve onun kaynaklarına güvenir. Danışmanla danışan arasında kurulan bu ilişki, çocuk tarafından büyümek ve gelişmek için kullanılır.
Çocuk Merkezli Oyun Terapisi çocuğun problemleri yerine ilişkiye odaklanmayı tercih eder. Bu ilişkinin çocuğun iyileştirme gücünü harekete geçireceğine inanır. Çocuk iyileşmeyi özenle hazırlanmış oyun terapi odasındaki oyuncaklar yolu ile gerçekleştirir. Çocuğun hangi oyuncağı seçip, hangi oyunu oynayacağı tamamen çocuk tarafından belirlenir.
Çocuk merkezli oyun terapisinde, problem yerine çocuk, geçmiş yerine şu an, düşünce ve hareketler yerine duygular, açıklama yerine anlayış, düzeltme yerine kabullenme önemlidir. Danışmanın komut vermesi yerine çocuğun terapötik süreci yönetmesi esastır. Değişim için ana güç danışmanın bilgisi değil, çocuğun içsel kaynakları ve bilgeliğidir.
Theraplay bağlanma, öz güven, başkalarına güven ve bağlılığı yapılandırma ve geliştirmeye yönelik çocuk ve aileyi kapsayan bir yaklaşımıdır. Ebeveyn ve çocuk arasındaki sağlıklı etkileşimin doğallığına dayanır. Theraplay etkileşimleri ebeveyn-çocuk ilişkilerinde var olan dört temel niteliğe odaklanır. Bunlar yapı, bağlılık, besleme ve mücadele’dir.
Theraplay’de amaç çocuk ve bakım veren arasındaki bağlanmayı güçlendirmek, öz düzenleme becerisini geliştirmek, güven duygusu ile paylaşımsal yapıyı güçlendirmektir. Aynı zamanda bakım verenleri/ebeveynleri de destek sürecine dahil ederek danışmanlık süreci sonrasında da işlevsel kılar.
Theraplay ile her yaştan; içekapanık, pasif veya depresif çocuklar ile aşırı aktif veya agresif çocuklar, otizm spektrumundaki çocuklar; evlat edinme, kayıp veya travma nedeniyle ilişki kurmaktan veya bağlanmaktan kaçınan çocuklar vb. ile çalışılabilmektedir. Theraplay dil temelli olmaktan ziyade oyun temelli olduğundan küçük çocuklar için(üç yaşın altındaki çocuklar için bile) özellikle etkili bir yöntemdir.
Yetişkin danışmanlığı, kişinin kendi ruhsal sürecine şefkatle bakabilmesine, duygusal ve davranışsal zorluklarının üstesinden gelmesine, ilişki kurma biçimlerini keşfedip geliştirmesine, ihtiyaç duyduğu alanlarda kendini geliştirmesine destek olur.
EMDR teorisinin altyapısını oluşturan Adaptif Bilgi İşleme Modeli'ne göre beyin, fizyolojik temelli bir sistemle, her yeni deneyim aracılığı ile kendisine ulaşan bilgiyi işleyerek işlevsel hale getirmektedir. Bu işlemleme, duygu, düşünce, duyum, imge, ses, koku gibi bilgiler işlenip ilişkili anı ağlarına bağlanarak bütünleşmektedir.
Bir çocuğun gözünden dünyaya bakabilmek aslında çoğu zaman kendi iç dünyamıza da şefkatle bakabilmek demektir.
Gelişimsel takip danışmanlığı; 0-7 yaş arası çocukların gelişim süreçlerinde bilişsel, dil, motor, sosyo-duygusal ve akademik alanlardaki gelişim basamaklarına paralel ilerleyen gelişim sürecindeki olası zorlukları fark etmemizi sağlar.
Oyun çocuğun en önemli işidir. Vygotsky'e göre oyun, bilişsel mekanizmaların işlemesine en uygun ortamı sağlar.
Aile toplumun en küçük ve en temel birimidir. Bir arada toplum olarak yaşamının temel birimi olan aile üyeler arasında, farklıklar ve benzerliklerin olması olağandır.
Kurumsal danışmanlık; eğitim kurumlarına, şirketlere, çalışanlara, yöneticilere vb. yönelik stresle başa çıkabilme, iletişim, kariyer danışmanlığı gibi konularda sunulan hizmetleri kapsar. Gerçekleştirilen seminer ve eğitimler kurumların ihtiyaçlarına göre belirlenir ve kuruma özel olarak hazırlanır.
A : Kozyatağı Mahallesi
Bayar Cd. Bayar İşhanı No:107/6
Kozyatağı / ISTANBUL
T : +90 533 922 08 32
T : +90 535 561 91 49